Sort by
Demographic Dynamics in Organizational Stress and Coping Stress Perceptions: A Comprehensive Analysis

This study aims to assess both the stress levels of employees and identify the sources of stress. Data for the research were collected through questionnaires distributed to 60 employees via online surveys. The instruments utilized for data collection included the personal information form, organizational stress scale, and stress coping scale. The initial phase of data analysis focused on revealing the demographic characteristics of the workers. Subsequently, analyses were conducted to explore potential correlations between organizational stress, stress-coping mechanisms, and demographic variables. While socio-demographic variables are commonly treated as control variables in organizational stress research, this study distinguishes itself by placing them at the forefront. Its objective is to comprehend the influence of gender, age, educational background, marital status, income levels, titles, and total work experience on individuals' perspectives regarding organizational stress and stress coping. Examining survey data from Assist Company, a subsidiary of Turk Telekom, the study uncovers that male employees tend to display greater resilience to organizational stress. Additionally, unmarried workers demonstrate a higher efficacy in coping with stress compared to their married counterparts. The paper concludes with implications for managerial applications, theoretical insights, and suggestions for future research directions. In conclusion, the study recommends that firms consider implementing stress coping methods, techniques, and programs. Furthermore, it suggests organizations identify the specific factors within their structure that contribute to stress among employees.

Open Access
Relevant
Makroekonomik Performans Bağlamında Enerji Verimliliği Üzerine

The significance of energy in driving economic growth is crucial within the framework of supply and demand dynamics. The significance of this stems from the energy sector's consistent interconnection with other economic sectors. Energy is a crucial determinant in the process of production. Additionally, it serves as a crucial asset for enhancing the economic well-being of nations. Energy is a crucial component of sustainable development and exerts significant influence in global politics, shaping the developmental status of nations. The energy demand of countries worldwide is indicative of their level of development. Industrialized nations place significant emphasis on this matter, particularly with their demand for affordable and high-intensity energy. The notion of energy efficiency and savings has arisen in tandem with the recognition that resources are finite and global economic activity is expanding. This study has examined the energy gap and the potential consequences of foreign dependency and unpredictable economic growth, specifically in relation to energy efficiency. After conducting an extensive review of the literature, the significance of the energy gap in the overall external output has been emphasized. The emphasis is placed on the notion of efficiency in the energy industry, which is regarded as one of the most efficient methods to decrease this ratio. The study received funding from the World Bank database, specifically utilizing data on energy efficiency and intensity. It was emphasized that the energy gap's external gaps might be diminished to acceptable levels by enhancing efficiency, hence promoting stable growth.

Open Access
Relevant
Analysis of the Relationship Between Foreign Trade and Economic Growth in D-8 Countries

Ekonomik büyüme tüm ekonomiler için öncelikli faktörlerden biridir. Ekonomik büyümenin kaynaklarının tanımlanması ve bu doğrultuda politikaların geliştirilmesi, bir ülkenin vatandaşlarının refahı için büyük önem taşımaktadır. Ekonomik büyümeyi etkileyen birçok değişken bulunmakta olup, bunların arasında dış ticaret de yer almaktadır. Küreselleşme sürecinin hızlanmasıyla birlikte, ekonomik büyüme üzerinde dış ticaretin etkisi, yoğun bir şekilde araştırılan önemli bir gündem maddesi haline gelmiştir. Çalışmada temel amaç D-8 Ekonomik İşbirliği Teşkilatı üye ülkelerinin ekonomik büyüme ve dış ticaret ilişkisinin incelenmesidir. Literatürde D-8 ülkelerinin ekonomik büyüme ve dış ticaret ilişkisini inceleyen bir araştırmaya rastlanmamıştır. Çalışma bu yönüyle özgünlük taşımaktadır. Çalışma kapsamında yatay kesit bağımlılığı testi, eşbütünleşme testi, panel birim kök testi, Panel VECM Granger Nedensellik Testi ve regresyon analizi olarak Panel FMOLS uygulanmıştır. Uzun dönem ilişki kapsamında büyümeden hem ithalata hem de ihracata güçlü bir Granger nedensellik, ithalattan büyümeye güçlü bir Granger nedensellik, ihracattan büyümeye ise zayıf bir Granger nedensellik ilişkisi belirlenmiştir. Kısa dönem ilişki kapsamında ise hem büyüme ile ithalat hem de büyüme ile ihracat arasındaki Granger nedensellik ilişkisinin çift yönlü olduğu tespit edilmiştir.

Open Access
Relevant
Assessment of Technological Progress in the Context of Sustainable Development: Society 5.0

Bilgi ve iletişim çağının getirdiği inovatif yaklaşımlar her geçen gün daha da yaygın hale gelmektedir. Ülkelerin endüstriyel süreçlerini, sürdürülebilir teknolojik alt yapı ile devam ettirmeleri hem sektörlere hem de toplumsal refaha katkı sağlamaktadır. Üretim teknolojilerinde gerçekleşen Endüstri 4.0’ın çıktılarından yararlanan Toplum 5.0’da toplumsal refaha, sosyal sorumluluğa ve tüm alanlardaki sürdürülebilir iyileştirmelere odaklanmaktadır. Sanayi devrimi ile başlayan ve Toplum 5.0 ile devam eden dönüşüm süreçleri ve teknolojik ilerlemeler; sürdürülebilir ekonomik koşullar, toplumların sosyal yaşamları ve refahları, hükümetler ve politika yapıcılar için önem arz etmektedir. 
 Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından yürütülen ve sürdürülebilir kalkınma amaçları kapsamında ele alınan teknolojik ilerlemeler, küresel çapta yeni istihdam alanları, enerji verimliliğini artırma gibi ekonomik ve çevresel sorunlara kalıcı çözümler bulabilmek için önemli bir yol olarak görülmektedir. Bu kapsamda çalışmanın amacı, BM sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden biri olan teknolojik ilerleme bağlamında ülkelerin Toplum 5.0’a ulaşma düzeylerini tespit etmektir. Bu amaçla ülkelerin Toplum 5.0 bağlamında hangi ülkelerle benzer özellikler gösterdiği ve gruplandığı araştırılmaktadır. Çalışmada 19 ülke için 2021 yılı verileri kullanılarak hiyerarşik ve hiyerarşik olmayan kümeleme analizi yapılarak iki yöntem sonuçları karşılaştırılmıştır. Hiyerarşik kümeleme analizi sonucunda 19 ülke dört kümede sınıflanırken hiyerarşik olmayan kümeleme analizi sonucunda ülkeler 2 kümede sınıflanmaktadır. Hiyerarşik kümeleme analizinin daha tutarlı sonuçlar verdiği düşünülmektedir. Buna sonuçlara göre Rusya ve Türkiye bir kümede gruplanırken, Çin tek başına bir kümede, Hindistan tek başına bir kümede yer almaktadır. Analize dâhil edilen diğer 15 ülke ise bir kümede gruplanmaktadır.

Open Access
Relevant
Trends and Clusters in Income Tax Research: A Bibliometric Study

Gelir vergisi; bir ekonomide politikacılar, akademisyenler ve vergi mükellefleri olmak üzere vergiye taraf olan tüm kesimler açısından oldukça önemli bir konudur. Bu bibliyometrik analiz, gelir vergisi konusunda yapılan yayınların eğilimlerini, en çok atıf alan makaleleri ve makale kümelerini analiz ederek bu konuda çalışılan araştırmalara genel bir bakış sağlamayı amaçlamaktadır. Bu çalışmada, 1975'ten 2022'ye kadar İngilizce dilinde Web of Science veri tabanında yayınlanmış gelir vergisi konulu makaleler araştırma sürecine dahil edilmiştir. Dahil edilen makaleler üzerinde ortak atıf analizi ve küme analizi yapmak için VOSviewer programı kullanılmıştır. Ayrıca makalelerin yayın yılına göre dağılımını göstermek için bir histogram oluşturulmuştur. Araştırma sürecinde, çalışmaya dahil edilme kriterlerini karşılayan, konu ile alakalı 2.018 makale tespit edilmiştir. 1975-2022 yılları arasında gelir vergisi konusunda yapılan çalışmaların yaklaşık %44’ünün son on yılda (2011-2021) yayınlandığı görülmüştür. Ortak küme analizi neticesinde; vergi politikası, vergi uyumluluğu, vergi kaçakçılığı, vergi idaresi, vergilendirme ve iş dünyası ile vergilendirme ve muhasebe alanlarına ilişkin altı makale kümesi belirlenmiştir. Vergi politikaları konusunda hazırlanmış çalışmalar; makale sayıları, makale başına ortalama atıf ve toplam atıf sayıları bakımından ilk sıradadır. Bu çalışmanın amacı; gelir vergisi araştırmalarını ortaya koyarak, literatürdeki önemli eğilimler ile temaları vurgulamaktır. Son on yılda yapılan yayınlardaki artış, gelir vergisinin önemli bir araştırma konusu olduğunu bizlere göstermektedir. Belirli makale kümelerinin tanımlanması; araştırmacıların ve politika yapıcıların daha az ilgi gösterdiği dolayısıyla daha fazla araştırmaları gereken bu alanlara yönelmelerine yardımcı olabilir. Genel olarak, bu çalışma gelir vergisi araştırmalarına ilişkin değerli bilgiler sunmakta ve bu alanda gelecekte yapılacak araştırmalara ışık tutabilme potansiyeli taşımaktadır.

Open Access
Relevant